Namaz Kılmayanın Orucu:

Namaz Kılmayanın Orucu Namazın Önemi

Değerli kardeşlerim. Ramazan ayının yaklaşması hasebiyle hemen hemen birçok ramazanda sorulan bir soru tekrar gündeme geldi. Namaz kılmadan oruç tutsam kabul olur mu ? Namaz kılmayanın orucu Allah katında makbul müdür? Yahutta namazın yeri ayrı orucun yeri ayrı, birini kılmadığım için günah kazanabilirim. Ancak oruç tuttuğum içinde bir taraftan sevap kazanıyor olabilirim gibi…. Sorular çok defa gündeme geliyor. Aslında bu sorulara daha önce birçok yerde cevap verdim ama tabii… Malum olduğu üzere eğer Youtube gibi herhangi bir kanalda kayıtlı değil ise eskiye dönüp o kayıdı bulup tekrar geri almak tekrar yayınlamak bazen imkansız olacak kadar zor oluyor. Değerli kardeşlerim öncelikli olarak bizler kendimize Müslüman diyen bizler yani kendimizi İslam’a nispet eden bizler. Hakikaten Müslüman mıyız? Hakikaten Allah(a.c)’nin istediği gibi bir Müslüman mıyız? Burada Allah(a.c) istediği gibi bir Müslümanlığı kamil manada yüzde yüz takva sahibi bir Müslüman mıyız diye sormuyorum. Yani gerçekten bizler Müslüman mıyız. Bırakın aramızdaki takva farkını yani biz Müslüman mıyız diye bir soru sorsak. Karşısına da kocaman bir soru işareti koysak. Bu sorunun cevabını biz Allah’ın kitabından ve Rasulun sünnetinden bulabiliriz ancak. Çünkü Allah’ın Müslüman dediği ve Allah’ın Müslümanlık için şart koşmuş olduğu şeyleri ancak biz Kitap ve Sünnetten öğreniyoruz. Öncelikli olarak ben namazın İslam’daki kadrini kıymetini namaz kılmamanın kişiyi hangi isimle isimlendirmeye sebep olacağını anlatayım. Allah subhaneu ve teala Kuran’ı kerimde neredeyse hiçbir ameli zikretmediği kadar namazı zikretmiştir. Namazın kılınmasının farz olduğunu zikretmiştir. Bütün Nebi ve Rasullere ümmetlerine ve ailelerine  namaz kılmalarını emretmelerini söylemiştir. Ve Allah (a.c) eğer kendisinden yardım isteyen kulları olacaksa. Bunu namaz ile yapmalarını da istemiştir. Allahtan namaz ve sabır ile yardım dileyin demesi gibi. Yani namazın kadri ve kıymeti İslam dininde hiçbir amelle mukayese edilemeyecek kadar yücedir. Çünkü Allah Rasulu(a.s) ashabı diyor ki; Muhammet(a.s) bir insana La İlahe İllahlah Muhammedun Rasulullah dedikten sonra yani Müslüman olmak isteyen bir insana La İlahe İllahlah Muhammedun Rasulullah demeyi öğrettikten sonra ona öğrettiği ilk şey namaz olurdu diyor. Demek ki bizim La İlahe İllahlah Muhammeden Rasulullah diyen birisin yapması gereken öğrenmesi gereken ilk şey neymiş namazmış. Ve Allah(a.c) ayeti kerimede; Hep birlikte Allah’a dönün ve ondan korkun namazı kılın zekatı verin ve müşriklerden olmayın diyor. Ve yahut bu okuduğum Rum suresi 31. Ayetti ve yahut Tevbe suresi 5 ve 10. Ayeti kerimelerine bakın Allah(a.c) burada da İslam için namazı şart koşuyor. Eğer şirkten tövbe eder namazı kılar ve zekatı verirlerse sizin dinde kardeşlerinizdir diyor. Yine tevbe suresindeki ayeti kerimede o müşrikleri yakaladığınız yerde öldürün. Eğer tövbe eder namaz kılar zekat verirlerse müsnesna diyor. Yani onların yollarını açın diyor. Bu ayetler gösteriyor ki bir kişinin Müslüman olabilmesi için. Şirkten uzaklaşarak yani tövbe ederek namazı kılması ve zekatı vermesi gerekiyor. Zekat kısmına daha sonra gelicem. Yine Allah Rasulu (a.s)’ın birçok hadisi şerifte ifade ettiği gibi. Bizimle müşriklerin arasındaki fark namazdır. Bizimle kafirliğin arasındaki fark namazdır. Namaz kılmayan Allah’a ortak koşmuştur. Namaz kılmayan Allah’a küfretmiştir. Namaz kılmayanın İslam milletinden nasibi yoktur. Namazı kılmayan İslam milletinden çıkmıştır gibi. Birçok nas var kitaplar dolusu. Ve yine ashaptan gelen rivayetlere bakıyorsunuz. Her kim namazı kasten terk ederse küfre düşmüştür yani kafir olmuştur diyor. Bununla alakalı sayamayacığımız kadar yani bir kitabı dolduracak kadar. Bu benzer lafızlarda hadisler var. Ve sahabeden gelen naslar var, eserler var. Hatta Allah Rasulu(a.s)’ın ashabı diyor ki; biz Allah Rasulunun Ashabı namazın dışında hiçbir amelin terkini küfür olarak görmezdik diyor. Yani birisi oruç tutmaya bilir, zekat bile vermeyebilir, eğer zekatın farz olduğuna inanıyor ama vermiyorsa. Orucun farz olduğuna inanıyor ama tutmuyorsa. Büyük günahkardır. Ama Allah ve Rasulu onu kafirlikle itham etmemiştir. Yada müşriklik ile itham etmemiştir. Ancak birisi namazın farziyetini kabul dahi etse. Namaz Allah(a.c) bir emridir kılınması gerekir dese. Ama ben tembelliğimden dolayı kılmıyorum, işimin meşguliyetinden dolayı kılmıyorum, yahutta işte başlıcam gönlüm namazdan yana dese dahi. Allah(a.c) o kişiye şirki ve küfrü nispet ediyor. Yani demem o ki sahih müslimdeki hadisi açıp bakarsanız. Allah Rasulu(a.s) buyuruyor ki; zekatını vermeyenler yetmişbin ve yahut başka bir rivayette seksenbin yıl boyunca yanarlar sonra çıkarlar hesaba çekilirler yeri cennetse cennet, yeri cehennemse cehennem diyor. Demek ki zekatın farz olduğuna birisi inansa ama zekatı vermese bu kişi cehenneme girer ama çıktıktan sonra hesaptan sonra cennete girme ihtimali de var. Ama namaza gelince Allah Rasulu(a.s) namaz kılmayan hiçkimseyi cennete girmek gibi bir ihtimalle haber vermemiştir. Yani sürekli Allah Rasulu(a.s) namazı terk edenin müşrik olacağına kafir olacağına Allah’ın onu korumasını kaldıracağına İslam milletinden çıkacağına işaret buyurmuştur ve bu şekilde sarih ifadelerle bunu anlatmıştır. Hatta Allah Rasulu(a.s) Ashabından birisi şu ismini hatırlayamıyorum meşhur bir rivayet hatta ona nispet edilerek bu rivayet meşhur oluyor. Allah Rasulu bir gün ashabıyla namaz kılıcak mecliste oturuyorlar ayağa kalkıyor Allah Rasulu namazını kılıyor. Daha sonra namazı bitirdikten sonra dönüp bakıyor ki namazdan önce yerinde aynı yerinde oturan adam yine orada oturuyor. Allah Rasulu adam dönüp diyor ki; neden namaz kılmadın sen Müslüman değil misin, bir başka rivayette sen Müslüman değil misin neden namaz kılmadın diyor. Bakın Allah Rasulu (a.s) bir adamın Müslüman olup olmayışını ney ile mukayese ediyor. Hangi vasıfla onun Müslüman olup olmayacığına karar veriyor. Sen Müslüman değil misin neden namaz kılmadın. Yani Müslüman olan namaz kılar eğer namaz kılmadıysan senin İslamın’dan şüphe edeceğiz neden namaz kılmadın diyor. İşte bunun namazın İslam dininde bu denli önemli bir yer vardır. Ve namaz kılmayanı Allah(a.c) kendisine ortak koşmakla itham etmiştir. Yani namaz kılmayan Allah’a ortak koşmuştur diyor. Ve bakıyorsunuz Allah(a.c) Nisa suresinde diyor ki; Allah (a.c) kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz bunun dışında kalan günahları ise dilediğine bağışlar diyor. Şimdi namazın terki şirk ve Allah(a.c)’de diyor ki; Allah şirki asla bağışlamaz diyor asla. Ve yine Allah(a.c) ayeti kerimede en çok sevdiği insan olan nebisi Rasulu olan Muhammet(a.s) diyor ki; sen bile Allah’a ortak koşarsan bütün amellerin iptal olur. Hüsrana uğrayanlardan olursun diyor. Şimdi namaz kılmamak Allah’a ortak koşmaktır. Allah’a ortak koşmakta bütün amelleri iptal eder. O zaman namaz kılmayan birisi oruç tutarsa orucu bir ameldir ama namazsız olarak hiçbir işe yaramaz. Çünkü oruç tutan birisi namaz kılmıyorsa Allah’a ortak koşmuştur. Allah’a ortak koşanında bütün amelleri iptal olmuştur. Yani tuttuğu orucu da iptal olmuştur. Onun için namazsın orucun sahibine hiçbir faydası yoktur. Sadece aç kalır. Çünkü Allah(a.c) Rasulun’e bile diyor ki eğer bana ortak koşarsan işlediğin bütün amellerini iptal ederim diyor. O zaman bir insanın namazı terk eden bir insanın yapmış olduğu sair amelleri de Allah katında nazarı itibariyle alınmıyor. Şöyle düşünün çok basit bir matematiksel hesapmış gibi düşünün. Siz on tane sıfırı yan yana koysanız bir değer ifade eder mi? Hayır hepsi sıfırdır netice de yani sıfır artı sıfır da sıfırdır. Sıfır çarpı sıfırda sıfırdır. Ama bunun sol tarafına bir koyarsanız. Yani on tane sıfırın sol tarafına bir yazarsanız o zaman bu sıfırlar değer kazanıyor. On oluyor yüz oluyor on bin yüzbin diye devam ediyor…. Katlanıp gidiyor. Ama sıfırları birin soluna koyarsanız yani sıfır sıfır bir yaparsanız bu yine bir olmuş oluyor sıfırlar bir anlam ifade etmiş olmuyor. Onun için bizim amellerimizin değer kazanması ancak içine şirkin bulaşmamasıyladır. Ve eğer bir insan namaz kılmıyorsa Allah’a ortak koşmuş sayılır. Ve yapmış olduğu sair ibadetleri de iptal olur. Allah katında merduttur kabul edilmez. Hemen bunun akabinde şeytan geliyor bu sözü dinleyen birisine hee madem öyle o zaman oruç’da tutmayayım diyor. Şimdi bizim bu anlattıklarımız sahibine tuttuğun orucu da terk et demek için değil. Oruç tutuyorsun o zaman namazını da kıl demek için. Yani anlatabildim mi burada namazın günahı ile namazın terkinin günahı ile orucun terkinin günahı mukayese bile edilmez. Yani namazı olmayan birisi oruç tutmazsa bir de orucu olmayan birisi namaz kılmazsa. Ya namazı kılmazsan İslam milletinden çıkabiliyorsun ama orucu tutmadığında eğer orucun tutulması gerektiğini kabul ettiğin halde orucu tutmuyorsan büyük günahkarsın. Ama İslam milletinden seni çıkartmıyor. Ama namazı kılmadığında İslam milletinden seni çıkartıyor. Onun için burada biz orucu tutup namaz kılmayana bunu anlatınca bunu dinleyen kişi diyor ki; o zaman tamam orucumu da tutmayayım diyor. Ya biz bunları orucunu terk etmesi için değil namazını kılması için anlatıyoruz. Sadece ve sadece oruç tutan kişinin namaz kılmadığı halde oruç tutan kişinin sahibine nasıl bir faydası olur ? bunu açıklayayım mesela ebu Talip müşrik olarak geberip gitti Allah Rasulu’nun amcası idi böyle öldü. Ve bunun dışında ebu Cehilde müşrik olarak geberip gitti. Ancak ikisinin cehhenmdeki azabı aynı değildir. İkiside cehennemdedir. İkisi de ebedi cehennemdedir ama ikisinin azabı aynı değildir. Neden ? çünkü ebu talip gönlü Allah Rasulu’ndendi. Allah Rasulu’nun hak bir din getirdiğini biliyordu. Bunu şiiriyle de ifade etmişti. Ancak bir takım sebeplerden dolayı Allah Rasulu’ne imamını ishar etmedi açıkça ifade edipte kelimei şehadeti getirmedi. Allah Rasulu(a.s) çokça yardımı dokundu. Hatta müşrikler Ebu talibin ona olan yakınlığı sebebiyle Allah Rasulu’ne zarar vermeye bile endişe ediyorlardı. Netice itibarıyle Allah Rasulu diyor ki; Cehennem ehlinde en az azanı çekecek olan benim amcamdır. O da Ebu talipdir. Ve onun bile azabı ateşten bir takunya terlik giydirilir ve bundan dolayı beyni kaynar diyor. Yani neticede cehennemde ebedidir. Orada çıkmaz ama azabının hafiflemesine sebep olur. Ve birde bir sahabe gelip diyor ki; Ey Alalh’ın Rasulu Müslüman olduktan sonra yani geli diyor ki; Ey Allahın Rasulu bizim islamdan önce bir takım salih amel dediğin amellerimiz vardı. Sadaka verirdik şunu şunu yapardık. Allah Rasulu diyor ki; Umulur ki Allah size o yaptıklarınız sebebiple islamı nasip etti. Onun için biz orucu terk etsin demiyoruz. Oruca devam etsin ama bilsin ki namaza başlamadığı namazını düzenli kılmadığı müddetçe tuttuğu oruç tek başına hiçbir işe yaramıyor.

Bizleri Takipte Kalın

Similar Posts