3939 – حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ سَعِيدٍ الرَّازِيُّ قَالَ: نا عَبْدُ السَّلَامِ بْنُ عُمَرَ الْجِنِّيُّ قَالَ: نا زَائِدَةُ بْنُ أَبِي الرُّقَادِ قَالَ: نا زِيَادٌ النُّمَيْرِيُّ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ: كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِذَا دَخَلَ رَجَبٌ قَالَ: «اللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي رَجَبٍ، وَشَعْبَانَ، وَبَلِّغْنَا رَمَضَانَ»
لَا يُرْوَى هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِلَّا بِهَذَا الْإِسْنَادِ، تَفَرَّدَ بِهِ: زَائِدَةُ بْنُ أَبِي الرُّقَادِ “
وقال البخاري: منكر الحديث. وقال النسائي: بعد أن أخرج له حديثا في السنن: لا أدري من هو. وقال في الضعفاء: منكر الحديث (و) وقال ابن حبان لا يحتج بخبره.
*[حكم الألباني] (ضعيف) انظر حديث رقم: 4395 في ضعيف الجامع
“Allah’ım! Recep ve Şa’ban aylarını bize mübarek kıl ve bizleri Ramazan’a ulaştır.”[1] Duası sahih bir hadise dayanmamaktadır. Zira bu hadisin senedinde yer alan Zâide b. Ebi’r-Rukâd adlı kişinin İmam Buhari tarafından munkeru’l-hadîs[2] olduğu ve bu ravinin bir takım hadisçiler tarafından tanınmadığı belirtilmiştir.[3]
———————————————————————————————————————————————————–
عَنْ أَنَسٍ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى الله عليه السلام: “رَجَبٌ شَهْرُ اللَّهِ، وَشَعْبَانُ شَهْرِي، وَرَمَضَانُ شَهْرُ أُمَّتِي … “Recep Allah’ın, Şa’ban benim, Ramazan ise ümmetimin ayıdır
“ضعيف”: ذكره الشوكاني في الفوائد “47، 100، 439″، والزبيدي في الإتحاف “3/ 422″، والعجلوني في كشف الخفاء “1/ 510″، وابن الجوزي في الموضوعات “2/ 124، 205
“Recep Allah’ın, Şa’ban benim, Ramazan ise ümmetimin ayıdır. Her kim Recep ayında iki gün oruç tutarsa ona iki kat ecir vardır. Bu katlardan her biri (nin büyüklüğü) dünyadaki dağlar kadardır.”[4]
[1] Ahmed b. Hanbel, 1/259.
[2] Münker hadis: Zayıf bir ravinin tek başına rivayet ettiği hadis. Münkeru’l-hadis: Bu tür hadisleri rivayet eden ravi.
[3] Nûruddîn Ali b. Ebi Bekr el-Heysemî, Mecmeau’z-Zevâid ve Menbau’l-Fevâid, Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 10 cilt, Beyrut, 1988, c: 2, s: 165 (Bâb fi’l-Cumua ve fadlihâ).
[4] Muhammed b. Ali eş-Şevkânî, el-Fevâidü’l-Mecmûa fi’l-Ehâdîsi’l-Mevdûa, Tahk: Abdurrahman b. Yahya el-Muallimî el-Yemânî, 2. Baskı, el-Mektebü’l-İslâmî, Beyrut, 1392 h., s: 100. Bu hadis için ayrıca bkz: Aclûnî, a.g.e., c: 1, s: 423-424, hadis no: 1358.
ÜÇ AYLAR ?
1.HADİSİMİZ
عَنْ أَنَسٍ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى الله عليه السلام: “رَجَبٌ شَهْرُ اللَّهِ، وَشَعْبَانُ شَهْرِي، وَرَمَضَانُ شَهْرُ أُمَّتِي
Enes’ten ; Allah Rasulu Sallahu Aleyhi ve Sellem şöyle dedi: “Recep Allah’ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan ümmetimin ayıdır.”
“ضعيف”: ذكره الشوكاني في الفوائد “47، 100، 439″، والزبيدي في الإتحاف “3/ 422″، والعجلوني في كشف الخفاء “1/ 510″، وابن الجوزي في الموضوعات “2/ 124، 205
Şevkani zayıf olduğunu, İbn’ul Cevzi Mevduat(uydurmalar) bölümünde 124/2 olarak kaydetmiştir. El-Elbani de zayıf olduğunu söylemiş; silsiletuddaife adlı eseri no: 4400
2.HADİSİMİZ
كَانَ إِذَا دَخَلَ رَجَبٌ قالَ: اللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي رَجَبٍ وَشَعْبَانَ وَبَلِّغْنَا رَمَضَانَ وَكَانَ إذا كانت ليلة الجمعة قال: هذه ليلة غراء ويوم أزهر(هب ابن عساكر) عن أنس.
“Allah’ım! Recep ve Şa’ban aylarını bize mübarek kıl ve bizleri Ramazan’a ulaştır.”
Recep ayı geldiği zaman edilmesi gerektiği söylenen bu dua Ahmed b. Hanbel’in Müsned adlı kitabında oğlu Abdullah’ın ziyadesi olarak yer almaktadır (Ahmed b. Hanbel, 1/259).
Sahih değil, zayıf bir hadistir. Hadisin senedinde yer alan Zâide b. Ebi’r-Rukâd adlı kişinin İmam Buhari tarafından “munkeru’l-hadîs” olduğu ve bu ravinin bir takım hadisçiler tarafından “tanınmadığı” belirtilmiştir. (el-Heysemî, Mecmeau’z-Zevâid, c: 2, s: 165 (Bâb fi’l-Cumua ve fadlihâ).
İbn Hacer de Tebyînu’l-Aceb bi mâ Verade fî Fadli Receb adlı kitabında, hadis alimi Nesâî’nin Zâide b. Ebi’r-Rukâd hakkında “o kimdir, bilmiyorum” dediğini ve onu münkeru’l-hadîs kabul ettiğini, İbn Hibbân’ın da “onun haberiyle delil getirilmez” dediğini nakletmiştir.
Buhari’nin orijinal lafzı : قَالَ الْبُخَارِيُّ: زَائِدَةُ بْنُ أَبِي الرُّقَادِ، عَنْ زِيَادٍ النُّمَيْرِيِّ مُنْكَرُ الْحَدِيثِ
İMAM ACLUNİ’NİN GÜZEL AÇIKLAMASI
Aclûn “bu hadislerin Kûtu’l-Kulûb, İhyâu Ulûmiddîn, Tefsîr-i Sa’lebî gibi (tasavvuf ağırlıklı) kitaplarda yer almasına aldanılmasın.” [İsmail b. Muhammed el-Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ ve Müzîlü’l-İlbâs, 3. Baskı, Dâru’l-Kutubi’l-İlmiyye, 2 cilt, Beyrut, 1998, c: 2, s: 410]
Aclûnî de bu kaideye değindikten sonra şöyle diyor: “Her ne kadar İhyâu Ulûmiddîn, Kûtu’l-Kulûb adlı kitapların yazarları (İmam Gazali ve Ebû Talib el-Mekkî) bu hadisleri zikretse de bu konuda ne sünnette ne de hadis imamlarının yanında herhangi bir (sahih hadis) bulunmaktadır. Çünkü sünnet (onların demesiyle değil) ancak Peygamberin sözü, fiili ve takriri ile sabit olur.” [Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, c: 2, s: 417]
İBN EBİ ŞEYBE’NİN MUSANNAFINDA AKSİNE 2 DELİL
9851. Hareşe b. el-Hur der ki: Ömer’in Recep ayında insanların ellerine vurduğunu gördüm. Nihayet (yiyecekleri) çanaklara koyup dağıttı ve dedi ki: “Yiyiniz” . Çünkü bu ay, Cahiliye halkının saygı duydukları bir aydır.
9854. Asım b. Muhammed, babasından bildiriyor: “İbn Ömer, insanların (oruç tutmak suretiyle) Recep ayına saygı gösterdiğini gördüğünde bundan hoşlanmadı.”
SONUÇ
Receb ayı’nın haram aylardan olduğu doğrudur. Tıpkı Zilkade, Zilhicce, Muharrem gibi. Bir ayın haram ay olması özelde savaşla ilgilidir. Peki neden Recep ayı haram ay diye yapılması istenen bu ibadetler diğer haram aylarda da yapılması istenmiyor?. Gerçi birisi bu yazıdan sonra bahsi geçen haram aylarda da bir takım uyduruk ibadetler yapmaya kalkarsa şaşmamak gerekir.
Zaten Türkiye’de önce inanılır veya ibadet yapılır; birisi delil sorduğunda da kitaplar karıştırılır. Oysa ki Din Kitab ve Sünnet’le kayıt altına alınmıştır. Ve onlardan öğrenilir.
Müslim’in rivâyetinde ise Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
(( مَنْ عَمِلَ عَمَلاً لَيْسَ عَلَيْهِ أَمْرُنَا فَهُوَ رَدٌّ.)) [ رواه مسلم ]
“Her kim, işimiz (dînimiz) üzere olmayan bir iş işlerse, o işlediği şey reddolunmuştur (bâtıldır ve ona itibar edilmez).” (Müslim; hadis no:1718.)
İbn-i Kayyim -Allah ona rahmet etsin- şöyle demiştir:
“Recep ayında oruç tutma ve bazı gecelerini ibâdetle geçirme konusunda zikredilen bütün hadisler, yalan ve iftirâdır.” (el-Menâru’l-Munîf; s: 96.)
Hâfız İbn-i Hacer -Allah ona rahmet etsin- şöyle demiştir:
“Recep ayının, bu ayın tamamını veya bir kısmını oruçla geçirmenin ve bu aya âit bir geceyi ibâdetle geçirmenin fazîleti hakkında delil sayılabilecek hiçbir sahih hadis gelmemiştir.” (Tebyînu’l-Aceb; s: 11.)
Peygamberimizin her ay tuttuğu ve tutulmasını tavsiye ettiği Pazartesi ve Perşembe günü oruçları ile eyyâm-ı bîd denilen her ayın 13, 14 ve 15. günleri tutulan oruçlara Recep ayında da devam edilebilir.