|

Amellerde orta yol

Değerli Müslümanlar … !  Unutmayınız ki Allah’a takdim ettiğiniz ameller de, iyi niyetiniz ve amelinizin çokluğu, Sünnete uygun olmadığı sürece size asla fayda sağlamaz…

Diğer bir ifadeyle ;  hiç kimse sünnete uygun olmayan amelleri ile Allah katında bir hayıra nail olamaz … Ki, bu amel ister iyi niyetle yapılsın, ister se çok sayıda olsun …

Kendisinden fayda görülecek amel, şüphesiz ki sadece ve sadece Allah için olan ve O’nun biricik elçisinin tarifinden ve uygulamasından geçen şeylerdir… Bundan dolayıdır ki ;

“ … Aişe r.anha’dan gelen bir Hadislerinde Allah Rasulü s.a.v buyurdular ki : Kim bir amel işler ve o işlenen amel sünnete uygun değilse, o amel merdudtur. – yani reddolunur – 

                             Müslim : 5/1718.N – İbni Hibban : 1/26-27 – Dare Kutni : 3/4457

Bu konuyu daha iyi anlamamız için ; Asrı saadette yaşanan şu olayları iyi düşünmemiz yeterlidir ;

{ … Enes r.a anlatıyor : Peygamber s.a.v’in hanımlarının yanına bir gurub erkek gelerek Rasûlullah s.a.v’in  ibadetinden sordular. Kendilerine sordukları husus açıklanınca sanki bunu az bularak : ” Rasûlullah  s.a.v kim, biz kimiz ? Allah O’nun geçmiş ve gelecek bütün günahlarını affetmiştir, dediler. İçlerinden biri : ” Ben artık hayatım boyunca her gece namaz kılacağım ” dedi. İkincisi : ” Ben de hayatım boyunca hep oruç tutacağım, hiç bir gün terk etmeyeceğim ” dedi. Üçüncüsü de : ” Kadınları ebediyen terkedip, onlara hiç temas etmeyeceğim ” dedi. – Bu  durumdan haberdar olan – Peygamber  s.a.v onları bularak : ” Sizler böyle böyle söylemişsiniz. Halbuki Allah’a yemin olsun Allah’tan en çok korkanınız ve yasaklarından en ziyade kaçınanınız benim. Fakat buna rağmen, bazan oruç tutar, bazan yerim, – geceleri – namaz kılarım ve uyurum da ; kadınlarla beraber de olurum. – İşte benim sünnetim budur –  kim benim sünnetimden yüz çevirirse o benden değildir “ buyurdu. }

Buhârî : 11.c.5158.s –  Müslim : 4.c.1401.n – İbni Hibban : 1.c.14.n 

Diğer bir rivayette de şöyle anlatılıyor :

{ … Aişe r.anha anlatıyor : Rasûlullah  s.a.v bunun üzerine şöyle buyurdu : Bil ki, ben, hem uyurum, hem namaz kılarım ; oruç da tutarım, kadınlarla evlenirim de, Ey Osman, Allah’tan kork, zira ehlinin senin üzerinde hakkı var, misafirin senin üzerinde hakkı var, nefsinin senin üzerinde hakkı var. Öyle ise bâzan oruç tut, bâzan ye. Namaz da kıl, uykunu da al. }

Ebu Dâvud : Salât : 317 – 1369

{ … Abdullah İbnu Amr İbni’l-Âs r.a der ki :  Peygamber s.a.v’e benim , Hayatta kaldığım müddetçe vallahi gündüzleri oruç tutacağım geceleri de namaz kılacağım, dediğim haber verilmiş. O da beni çağırtarak : ” Sen böyle böyle söylemişsin doğru mu ? ” dedi. ” Annem babam sana feda olsun, evet böyle söyledim ey Allah’ın Rasûlü ” dedim. ” İyi ama, dedi, sen buna güç yetiremezsin, bazan oruç tut, bazan ye ; gece kalk – ibadet de et – ama uyu da. Ayda üç gün oruc tut – bu sana yeter -, zira hayırlı işleri Allah on misliyle kabul ederek ücret veriyor. Bu üç gün, aynen yıl orucu yerine geçer “ buyurdu. Ben : ” Söylediğinizden daha fazlasına güç yetiririm ” dedim. ” Öyleyse, dedi, bir gün oruç tut, iki gün ye “ Ben tekrar ” Bundan başkasına da güç yetiririm ” dedim. ” Öyleyse, dedi, bir gün tut, bir gün ye. Bu Dâvud aleyhis-selam’ın orucudur. Bu en kıymetli oruçtur – veya en efdal oruçtur- “ Ben yine : ” Ben bundan daha fazlasına güç yetiririm ” dedim. Rasûlullah  s.a.v : ” Bundan efdali yoktur ” buyurdu. }

Buhârî : Savm 54, 55, 56, 57, 58,59, Teheccüt 7, 19, Enbiya 37, Fedâilu’l-kur’ân 34, Nikâh 89, Edeb 84, İsti’zan 38 – Müslim :  Sıyâm 181-194, 1159 – Ebu Dâvud : Sıyâm 53, 2425 – Nesâî : Sıyâm 76, 4, 209-210 – Tirmizî : Savm 57, 770

{ … Aişe r.anhâ anlatıyor : Peygamber s.a.v ruhsat ifade eden bir amelde bulunmuştu. Bazılarının bundan kaçındıklarını işitti. Bunun üzerine Rasûlullah s.a.v bir hutbe okudu :  Allah’u Teala’ya hamd ve senâda bulunduktan sonra şöyle buyurdu :Allah için söyleyin, bazıları benim yaptığım şeyi beğenmeyip, kaçınıyorlarmış, doğru mudur bu ? Allah’a yeminle söylüyorum ki, ben Allah’ı onlardan çok daha iyi biliyorum. Allah’tan duyduğum korku da onların duyduklarından çok daha fazladır. }

Buhârî : İ’tisam 5, Edeb 72 – Müslim : Fedâil 127,2356

{ … İbni Abbas r.a şöyle demiştir : Peygamber s.a.v hutbe yaparken güneşin  altında  dikilmiş bir adam gördü de, onun ismini ve halini sordu.  – yani bu adam kim ve ne yapıyor böyle ? dedi – Dediler ki : O adam ebu İsrail’dir,o ayakta dikilmeye, oturmamaya, güneşte gölgelenmemeye, konuşmamaya ve bu şekilde oruç tutmaya nezretmiştir. Bunun üzerine Peygamber s.a.v o zat için :

– Konuşsun, gölgelensin, otursun ve orocunu tamamlasın, diye emretti. }

Buhari : 12.C.6572.S

{ … Enes r.a dan, dedi ki : Rasulullah s.a.v iki oğlu arasında koltuklanan yaşlı bir ihtiyara rastlayarak : Nesi var bu adamın ? , diye buyurdu. Dediler ki :
– Ya Rasulallah ! “ bu adam yürüyerek beytullaha gitmeyi adamış. Bunun üzerine Allah Rasulü s.a.v :
– Bu kişinin kendisine işkence yapmasından Allah elbette mustağnidir. Enes r.a dedi ki : Rasulullah ona binmesini emretti. }

Tirmizi : 3/1576.N

{ … Ebû Cuhayfe r.a’dan rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir : Rasûlullah, Selman ile Ebû’d Derdâ arasında kardeşlik kurdu, Selman Ebû’d Derdâ’yı ziyaret etti ve karısı Ümmü’d Derdâ’yı perişan bir durumda gördü, Selman neden böylesin diye sordu. Kadın : kardeşin Ebû’d Derdâ’nın dünyadan hiçbir arzusu kalmamıştır diye cevap verdi. Kadın diyor ki : Ebû’d Derdâ gelince misafirine yemek hazırlayıp önüne koydu ve siz yiyiniz ben oruçluyum dedi. Selman : Sen yemedikçe ben de yemem dedi. Bu sefer o da yedi. Gece olunca Ebû’d Derdâ namaz için kalkmak istedi fakat Selman ona yat dedi, o da yattı bir süre sonra yine kalkıp namaz kılmak istedi yine Selman ona yat dedi o da yattı. Sabah namazının vakti girince Selman ona şimdi kalk dedi. İkisi de kalkıp namazlarını kıldılar. Sonra Selman şöyle dedi : Unutmaki kendi nefsinin üzerinde hakkı vardır, Rabbinin üzerinde hakkı vardır, misafirinin hakkı vardır, ailenin senin üzerinde hakkı vardır. Her hak sahibine hakkını ver. Sonradan Rasûlullah s.a.v’e gelerek durumu ona anlattılar da Rasûlullah s.a.v : Selman doğru söylemiş ve doğru yapmıştır, dedi… }

Tirmizî : Bu hadis sahihtir. Ebû’l Umeys’in ismi Utbe b. Abdullah’tır. Abdurrahman b. Abdullah el Mes’ûdî’nin kardeşidir.

Buhârî :  Savm : 50 – Tirmizi : 4.c.2526.n

Değerli Müslümanlar … !  Şüphesiz ki bu Hadislerde Müslümanlara verilen mesajlar çok açık ve çok nettir … Bunlar ;

1 – İşlenen amel sadece ve sadece Allah c.c’ın rızası için olmalıdır …

2 – Allah’a takdim edilecek bir Amel, mutlaka Rasulullah s.a.v’in onayından geçmelidir … Yani, onun sünnetine uygun olmalıdır …

3 – Amelin çokluğu, Sünnete uygun olmadığı sürece, insana asla fayda sağlamaz…

4 – Amellerde aşırılık, insan nefsine zulümdür … Onun içindir ki ; sabahlara kadar Namaz kılmak, hergün oruç tutmak, Üç ayları komple oroçlu geçirmek, Davaya hizmet edeceğim düşüncesiyle hiç evlenmemek ve Allah’ın helal kıldığı bazı nimetleri nefse haram kılmak yasaklanmıştır…

Rabbim her konuda bizlere hidayet üzere hareket etmeyi nasibeylesin … 

Amin 

                                                     Tacuddin el Bayburdi

Similar Posts

  • |

    Bazı Mühim Sorulara Cevap

    Muhterem kardeşlerim! Bugünkü sohbetimiz bana sorulan ve önemli bulduğum bazı soruları sırası ile cevaplamaya çalışacağım. Bu soruların tekrar tekrar bize sorulması hem de kısa zaman içerisinde sorulması, ya biz maksadımızı, muradımızı anlatamıyoruz. Çünkü ilk hatayı kendimizde aramamız gerekir. İkincisi veyahut bizim bu mevzudaki sorularımız kayda alınanlar var alınmayanlar yeterince etrafımızdaki sair insanlara ulaştırmada sorun yaşıyoruz….

  • Bid’at-ı Hasene

    Bid’at-ı Hasene Bid’at ı dindeki yapılan ziyadeliği sadece tahriften bir cüz olarak zikredeceğiz ama dindeki yapılan ziyadelik ve noksanlık ikisi birbiri ile devamlı karine görüceksiniz, yandaş, arkadaş şeklinde görüceksiniz. Dinde terk edilen ne varsa, terk edilmiş ne varsa mutlak o terk edilen vahyin yerine bu ister Kuran’dan bir ayet, nas, hüküm olsun veyahut Sünnetten Allah…

  • |

    Heva ve Hevese uymanın kötülüğü

    Değerli kardeşlerim … ! defalarca sohbetlerimizde de ifade ettiğimiz gibi, Allah’u Azze ve Celle insanları sadece ve sadece kendisine ibadet etsinler diye yaratmıştır… Diğer bir ifadeyle, emirlerine tabi olsunlar, yasaklarından da uzak dursunlar diye yaratmıştır…        Rabbimiz kerim kitabında şöyle buyurmaktadır. وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْإِنسَ إِلَّا لِيَعْبُدُونِ “ Ben, Cinleri ve İnsanları sadece bana ibadet…

  • |

    Menhecimiz

    Menhecimiz Muhterem kardeşlerim! Bu günkü sohbetimiz, dersimiz veya mevzumuz menhecimiz üzere çünkü biz selefin menheci üzere olduğunu söyleyen, ve bunu ispat etmeye çalışan kimseleriz. Mücerret isme nispetin hiçbir şey ifade etmediğini biliyoruz. Ta ki sözlerimiz fiillerimiz bu menhece uymadığı müddetçe bir nispetten öte gitmiyor. Selefi menhec başka  bir ifade şekli ile öncekilerin yolundan gitmek. Tabi…

  • Tefekkür

    عن عبد الله ابن سلام قال : خرج رسول الله  ( صلى الله عليه وسلم )  على اصحابه ، وهم يتفكرون في خلق الله Allah Resulü bir gün ashabının yanına geldi. Onlar ise وهم يتفكرون في خلق الله Allah’ın yarattıkları hakkında düşünüyorlardı. فقال : فيم تفكرون ؟ قالوا نتفكر في خلق الله : قال :…