Değerli kardeşlerim … ! bu gün sizlerle paylaşmayı düşündüğüm ders konusu, “  takva  ” ile alakalı bir mevzu olacaktır… 

Bu sohbetimizde ; Takva nedir … ? Takva sahibi nasıl olunur … ? Diğer bir ifadeyle Takva sahiplerinin özellikleri nelerdir … ? bunlardan bahsetmeye çalışacağız …

Allah’u Azze ve Celle’den niyazım ; konuyu güzel bir şekilde anlatabilmem için bana kudret ve kuvvet, sizler için de güzle bir anlayış, hüsnü zan ve hüsnü fehm nasibetsin.

Takva : Vikaye mastarından bir isimdir… Korunmak… İnsana zarar verecek ve azaba yol açacak şeylerden sakınmak … Korkmak … Nefsi her türlü günahtan, isyandan ve sapmalardan alıkoymak anlamına gelmektedir…

Takva : Diğer bir ifadeyle ; Allah’ın emirlerine sarılmak, nehyettiği şeylerden de uzak durmanın adıdır…

1 – ALLAH’U TEALA KULLARINA TAKVALI OLMALARINI EMRETMİŞTİR 

        Değerli kardeşlerim … ! unutmayınız ki Allah’u Teala kullarına takvalı olmalarını emretmiştir… Hatta bunun için yaratılmışlardır desek, inanın yerinde bir ifade olur… Çünkü Gerek tevhidi konular olsun, gerek İmani ve itikadi konular olsun, gerek ameli konular olsun ve gerekse ahlaki konular olsun bunların hepsi Allah’ın kullarına emrettiği şeylerdir … Bunların zıddına olan şeyler ise, Allah’ın nehyettiği şeylerdir …

        Dolayısıyla eğer Takva’ın tarifi ; Allah’ın emirlerine sarılmak, nehyettiği şeylerden de uzak durmanın adı ise, bu demektir ki az önce saymış olduğumuz konular ile ilgili emirlere sarılmak, nehyedilen hususlarıda terk etmek Takva’ın ta kendisidir …

        Rabbimiz bu konuda şöyle buyurur :

{  Ey insanlar ! Allah’tan  geri çevrilmesi mümkün olmayan bir gün gelmezden önce Rabbinizin çağrısına icabet edin. – yani O’nun emirlerine yapışın, nehyettiği şeylerden de uzak durun – Çünkü o gün ne sığınacak bir yeriniz var ve ne de inkar etmeye çareniz var. }   Şura : 47. Ay.

         Kardeşlerim … ! unutmayınız ki birilerinin dediği ve zannettiği gibi takva ehli olmak ; tasavvuf ve tarikat ehli olmakla değil, onların tarif ettiği yalan ve yanlış şeylerle iştiğal etmekle değil, bu ancak, – az önce ifade ettiğimiz gibi –  Allah’ın emirlerine yapışmakla ve nehyettiği şeylerden de uzak durmakla ancak gerçekleşir…

2 – ÜSTÜNLÜK  TAKVA  İLEDİR 

        Rabbimiz kulları arasında değerlendirme yaparken dahi, onlara Takvalarına göre değer vermektedir … Yani bir kimsenin bir başka kimseye üstünlüğünün ancak ve ancak Takva ile olacağını bildirmektedir …  Bunun haricinde bir insanın başka bir insana üstünlüğü olamaz …

Rabbimiz şöyle buyurmaktadır :

“ Ey insanlar, gerçekten, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler ( şeklinde ) ayarladık. Allah katında sizin en üstün olanınız ise, takvaca en ileride olanınızdır. Şüphesiz Allah, bilendir, haber alandır. “    Hucurat : 13

{ … Ebu Zerr r.a dan. Rasulullah s.a.v buyurdular ki : Bak ey Eba Zerr ; şüphesiz ki sen takva ile üstün olma durumun hariç, kırmızı ve siyah insanlardan hayırlı değilsin. }   İbni Kesir : 13.c.7421.s

{ … Ukbe bin Amr r.a dan. Rasulullah s.a.v buyurdular ki : Dindarlık ve Salih amel dışında hiç kimsenin bir başka kimseye üstünlüğü yoktur. Kişinin kötü hareketli, dili bozuk, cimri ve korkak olması kötülük olarak ona yeter. }

Camiu’s Sağir : 3 / 3322.n – Beyhaki Şuabu’l İman

“ … Allah Rasulü s.a.v bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmaktadır : İnsanlar arasında kişiyi yücelten şey maldır. Allah indinde insanı yücelten şey ise takvadır. “

İbni Mace : 10.c.4219.n 

 3 – ALLAH  TAKVA  SAHİPLERİYLE  BERABERDİR

Ey Allah’ın kulları … !   Rabbiniz olan Allah’ın sizinle beraber olmasını istiyorsanız Takvaya sarılın …Takva sahibi kullar olmaya çalışın …

Unutmayınız ki ; kim Allah için takvalı davranırsa Allah Yardımını o kulundan esirgemez … onun İhtiyaçlarını giderir … işlerini düzene sokar … Onu sever … insanlara da sevdirir … Böyle birinin asla sırtı yere gelmez … Huzurlu ve güvenilir kimse olur …

Rabbimiz kerim kitabında şöyle buyuruyor :

إِنَّ اللّهَ مَعَ الَّذِينَ اتَّقَواْ وَّالَّذِينَ هُم مُّحْسِنُونَ

“ Şüphesiz ki Allah, takvâlı olan ve iyilik edenlerle beraberdir. “   Nahl : 128.Ay

“ ……. Ve – yine – bilin ki Allah, takva sahipleriyle beraberdir. “  Tevbe : 36.Ay 

Öyleyse Takvaya sarılın ey Allah ın kulları … !

4 – PEKİ  BİR İNSAN  NASIL TAKVA  SAHİBİ OLABİLİR … ?

        Değerli kardeşlerim … ! Unutmayınız ki kuru kuruya lafla sözle asla Takva sahibi olunmaz … Ki zaten bu Takvanın tarifinede terstir … Çünkü Takva’yı tarif ederken demiştik ki ; “ O’nun emirlerine sarılmak, nehyettiği şeylerden de sakınmaktır “ … Dolayısıyla kul, Allah’ın emirleri ve Nehiyleri hususunda icraat sahibi olmadıkca asla Muttakilerden sayılmaz …  

Öyleyse Nasıl Muttaki olunur … ? sorusunun cevabı daha güzel anlaşılması için, bir müslümanı Takva sahibi yapan vesilelerden bahsetmeye geçebiliriz …

A – Allah’ın Farz kıldığı her ibadet ile meşkuliyet, Muttaki olmanın en önemli vesileleridir …

        Değerli kardeşlerim … ! Takva sahibi olmak için kulun – ana hatlarıyla  yapacağı tek şey – Allah’ın kendisine Farz kıldığı ibadetler ile meşkul olmasıdır.

{ … Ebu Hureyre r.a’dan gelen bir kutsi hadislerinde Rasulullah s.a.v şöyle buyurur : Allah şöyle buyurdu : “ … Kulum bana, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevgili olan bir şeyle yaklaşamaz. Kulum bana nafile ibadetlerle de yaklaşmaya devam eder. Nihayet ben onu severim … }  Buhari : 14.c.6424.s

        Bu hadisi şerifte anlatıldığı gibi, kulu Muttaki yapacak ve onu Allah’a yaklaştıracak olan vesileler ; üzerine farz kılınan şeyleri gücü nisbetinde tatbik etmesidir… Dolayısıyla kulun Namazı, Gücü yettiğinde Zekat vermesi, Oruc tutması, Hacc yapması ve diğer farz olan görevleri yerine getirmesi, kulu Takva sahibi yapacak vesilelerdir… 

B – Mal ve Can ile Allah yolunda mücadele etmek … 

İnsanı takva sahibi yapan özelliklerden birisi de Kulun, zamanına, zeminine, usulüne uygun bir şekilde malıyla canıyla Allah yolunda mücadele etmesidir… Bu anlamda isabetli bir mücadele için, Müslümanın Cihad kavramını çok iyi bilmek gerekir…

el-Cihad : Allah’ın sevdiği şeylerin zuhuru, sevmediği şeylerin de def’i için sarfedilen çaba ve gayretin adıdır…

Bu şumullü tarif İbni Teymiye r.h dır.

Dolayısıyla bu meyanda malınızla canınızla yapacağınız her türlü mücadele, Cihad sınıfından olduğu gibi, kulu muttakilerden yapacak olan en güzel vesilelerden birisi de budur … yani Cihad’tır…

Rabbimiz kerim kitabında şöyle buyurmaktadır :

 …..”جَاهِدُواْ بِأَمْوَالِكُمْ وَأَنفُسِكُمْ فِي سَبِيلِ اللّهِ …..…..  

{ … Allah yolunda mallarınızla ve canlarınızla cihad edin … }  Tevbe : 41.Ay.

“ … Onların sizlerle topluca savaştığı gibi siz de o müşriklerle topluca savaşın. Ve bilin ki Allah, takva sahipleriyle beraberdir. “   Tevbe : 36.Ay

 عن أنس أن النبي صلى اللّه عليه  وسلم  قال : جاهدوا المشر كين  بأموا لكم وأنفسكم وألسنتكم .                          

{ … Enes r.a dan. Rasulullah s.a.v şöyle buyurdu : Müşriklerle, mallarınızla, canlarınızla ve dillerinizle cihad edin. }

Ebu Davud : 3.c.2504.n – Nesai  : 6.c.3082.n

“ Allah’a ve ahiret gününe iman edenler, mallarıyla ve canlarıyla cihad etmekten – kaçınmak için – senden izin istemezler. Allah takva sahiplerini en iyi bilendir. “   Tevbe : 44.Ay

        Zikri geçen bu deliller gösteriyor ki, bir kulun Takva ehli bir Müslüman olabilmesi için malıyla, mülküyle gücü nisbetinde Allah yolunda mücadele etmesi gerekir …  

C – Müslümanların ayrılığına sebeb olacak şeylerden uzak kalmak, Bozgunculuk yapmamak ve başkalarına büyüklük taslamamak …   

         Değerli kardeşlerim … ! insanı takva sahibi yapan veya takva sahibi bir kimseye yakışan en önemli özelliklerinden birkaçı da, Müslümanların ayrılığına sebeb olacak şeylerden uzak kalmak, bozgunculuk yapmamak ve başkalarına büyüklük taslamamaktır… Çünkü bunlarda Takva’nın tarifinde geçen nehyedilen şeyler sınıfındandır …

        Unutmayınız ki bu çirkin şeyler kimde varsa …  veya … insan bu gayri ahlaki çirkin şeylerle nerde hareket ederse, inanın o ortama zarar verir, o ortamı bozan, fitneye fesada sebeb olur ve Müslümanların birlik ve beraberliğini altüst eder … Onun içindir ki Takva sahibi bir Müslüman bu gibi çirkin işlerden uzak durması gerekir…

Rabbimiz kerim kitabında şöyle buyurmaktadır :

“ İşte ahiret yurdu ; biz onu, yeryüzünde büyüklenmeyenlere ve bozgunculuk yapmak istemeyenlere – armağan – kılarız. – Unutmayınız ki güzel – Sonuç takva sahiplerinindir. “   Kasas : 83.Ay

“ … Esma binti Yezid r.anha dan. Allah Rasulü s.a.v şöyle buyurmaktadır :

– Size en hayırlı olanınızı bildireyim mi ? . Sahabeler :
– Evet bildir, dediler. Peygamber s.a.v buyurdular ki :
– O kimselerdir ki, görüldükleri zaman Allah anılır. Ve yine :
– Size en şerli olanlarınızı haber vereyim mi ? buyurdu .Sahabeler :
– Evet dediler. Rasulullah s.a.v buyurdular ki :
– Koğuculuk yapıp dolaşanlar, dostların arasını bozanlar ve bir birlerinden ayrı kalmakla fesadı isteyenlerdir. “

Ahmed : 6/459.27052.n – İbni Mace : 10.c.4119.n – Buhari Edebü’l Müfred : 1.c.323.n – el Albani Silsiletü’s Sahiha : 1446.n

         Değerli kardeşlerim … ! hadisi şerifin son kısmına eğer dikkat ettiyseniz orada takva ehli bir müslümanın çok dikkat etmesi gereken birkaç  husustan bahsedilmektedir… Ki bu vasıflar, inananların en şerlileri olanlarında bulunur, diyor …

1 – Koğuculuk yapıp dolaşmak.
2 – Dostların arasını bozmak.
3 – Birbirlerinden ayrı kalmakla fitne fesad istemek.
4 – İnsanlar birbirlerinden ayrılsınlar diye uğraşmak …

Öyleyse amelleriniz Takva ehli bir Müslümana yakışan ameller olsun … Sakın koğuculuk yapmayın … Birbirinizden ayrı kalarak fitneye fesada meydan vermeyin …  Birbirinizin arkasından gıybetini yapmayın … Dostların arasını bozmayın … ve … insanlar birbirlerinden ayrılsınlar diye uğraşmayın … 

Ç – Bollukta ve darlıkta infak etmek, kızıp öfkelenme anında sabretmek ve insanları affetmek … 

Değerli kardeşlerim … ! insanı takva sahibi yapan vesilelerden birkaçı da ; bollukta ve darlıkta Allah yolunda infak etmek, kızgınlık anında sabır göstermek, öfkeyi yutmak ve insanları affetmektir…

Rabbimiz bu konuda da şöyle buyurmaktadır :

“ ….. O takva sahipleri ki ; bollukta ve darlıkta infak edenler, kızıp öfkelendiklerinde, öfkelerini yutanlar ve insanları affedenlerdir. Allah iyilik edenleri elbetteki sever. ”   Ali İmran  : 134.Ay

Değerli dostlar … ! Şüphesiz ki burada bahsi geçen değerler, bir Müslüman için çok önemli değerlerdir…

Bir müslümanın diğer bir müslümana infak etmesi, onun elinden tutması, ihtiyacına koşması, kızdırdıkları zaman öfkesine hakim olması, kardeşlerini affetmesi gerçekten de çok önemli değerlerdir… İşte Allah, böyle davrananları seveceğini söylüyor … Ve unutmayın ki Allah bir kulu severse, artık onu herkese sevdirir…

“ … Ebû Hureyre r.a dan. Rasulullah s.a.v buyurdular ki : Şüphesiz ki, Allah bir kulu sevdiği zaman, Cibril’i çağırır ve ona : Ben falan kulumu seviyorum, onu sen de sev, der. Ve o kulu Cibril de sever. Sonra Cibril semâ­da seslenerek : Gerçekten Allah falan kulu seviyor ; onu siz de sevin, der. Artık onu göğün ehli de severler. Sonra yerdeki insanların gönlüne o kimse için sevgi ve kabul konulur…….. “    Müslim : 8.c.2637.n

 Hulasa eğer özetleyecek olur isek Allah’u Teala Takva sahibi kimselerin özelliklerini Kerim kitabında anlatırken der ki :  

Onlar ;  Allah’ın emrettiği hususlara itaat eden ve nehyettiği konulardan da uzak duran kimselerdir…
Onlar ;  Allah korkusu taşıyan… İnsanlara zulmetmeyen… zalim de olsa mazlum da olsa onlara yardım eden ve onların ellerinden tutan kimselerdir… 
Onlar ; Allah katındaki üstünlüğün, ancak ve ancak Takva ile olacağına inanan ve buna göre hareket eden kimselerdir …
Onlar ; Allah’ın, takva sahibi kulları ile beraber olduğuna inanan  kimselerdir…
Onlar ;  insanlar arasında adaletli olan ve adaletli davrananlardır…
Onlar ; Müslümanlar arasında bozgunculuk yapmayan, başkalarına büyüklük taslamayan mütevazi kimselerdir …
Onlar ; Kıyamet gününde iflas etmekten korkan ve insanların hakkına hukukuna riayet eden kimselerdir…
Onlar ; zulmetmeyen… ayıp ve kusur araştırmayan… yalanları ile insanları aldatmayan… Alış verişlerinde başkalarını kandırmayan dürüst kimselerdir…
Hulasa onlar ;  her haliyle islama teslim olanlardır…

Öyleyse ey Allah’ın kulları … ! Allah’u Teâlâ’dan hakkıyla korkun ve Takvaya yapışın… Gizli ve aşikar hallerinizde O’nun gözetiminde olduğunuzu asla unutmayın…

Ve yine unutmayınız ki ; Takvâlı bir mü’minin dünyası da ahireti de Refah ve Ferah içerisinde olur …

Bakınız Rabbimiz ne buyuruyor :

“ … Kim Allah’tan hakkıyla korkarsa Allah ona,  işinde bir kolaylık yaratır. “   Talak : 4.Ay

“ O gün, dostların kimi kimine düşmandırlar. Yalnız takva sahipleri hariç. – o gün rableri onlara şöyle seslenecektir – Ey kullarım ! bugün sizin için korku yoktur ve siz mahzun da olmayacaksınız. Siz Ki, benim Ayetlerime iman edenler ve müslüman olanlardır. Siz ve eşleriniz cennete girin ; – bu gün – sevinç içinde ağırlanacaksınız. Onların etrafında altın tepsiler ve testilerle dolaşılır ; orada nefislerin arzu ettiği ve gözlerin lezzet aldığı her şey var. Ve siz orada süresiz kalacaksınız. “

Zuhruf : 67-68-69-70-71

        İşte bu Ayetlerde gördüğünüz gibi Allah’tan hakkıyla korkan takvalı bir Müslümanın Dünyası da ahireti de refah ve ferah içerisindedir …

5 – KUL HAKKI HUSUSUNDA TAKVA’NIN  ANLAMI

Kardeşlerim … ! şüphesiz ki Allah’a karşı takvalı olmanın diğer bir yünü de ; Kulun Rabbine karşı davranışlarında, gizli ve aşikar hallerinde, dininde ve dünyasında, Ailesine, akrabalarına, Din kardeşlerine ve komşularına karşı davranışlarında Kur’an ve Sünnet çizgisinde olması demektir …

Alış-verişinde… sözlerinde, anlaşmalarında, işinde, vazifesinde, kendisine emanet edilen herşeyde Kur’an ve Sünnet çizgisinde olması demektir …

Takva sahibi bir kul, Allah’u Teala’ın hakkını edâ eden… Kulların hakkını yerine getirererek onlara nasihat eden… Sözünde dürüst ve ilişkilerinde güvenilir olandır…

Böyle bir kul Hileden, sahtekarlıktan, ihanetten ve insanlara tuzak kurmaktan da uzak kalandır…

Yalan söylemekten, yalan yere yemin etmekten ve yalancı şahitlik yaparak insanlara zarar vermekten kaçınandır…

Unutma ey müslüman … ! sen böyle olmadığın sürece nasıl takvâ sahibi olabilirsin ki … ? Hakkıyla iman ettiğin nereden anlaşılır ki … ? Allah’tan korktuğun nerden bilinir ki … ? … Örnek ve önderimiz Nebi s.a.v şöyle buyur muyor mu … ?

“ … Abdullah ibn Amr r.a şöyle dedi : Allah Rasulü s.a.v buyurdu ki : Şu dört haslet kimde bulunursa halis muhlis munafıg olur. Her kimde bu hasletlerden birisi bulunursa, onu terk edinceye kadar kendisinde munafıglıktan bir haslet bulunmuş olur :
– Söz söylediği zaman yalan söyler.
– Söz verir, sözünde dumaz.
– Vaad ettiği zaman, vadinden döner.
– Husumet ettiği zaman da, gadreder. – Yani haktan adaletten ayrılır – “

Buhari : 13.c. 6070.s – Müslim : 1.c.106/58.n

{ … Fudale b. Ubeyd r.a dan. Rasulullah s.a.v veda haccında şöyle buyurdu : Dikkat edin size haber veriyorum. Müslüman, elinden ve dilinden diğer Müslümanların selamette olduğu kimsedir. Mü’min, insanların mal ve can yönünden kendisinden emniyette olduğu kimsedir. Muhacir, hata ve günahlardan hicret eden – yani uzak duran – kimsedir. Mücahid ise, Allah’u Azze ve Celle’ye itaat hususunda nefsiyle mücadele eden kimsedir. }

Ahmed : 6 / 21.23438.n – Camiu’s Sağir : 1.c.758.n

= Allah’ın farzlarını ihmal edip yerine getirmeyen, Rabbinin haramlarına cüret eden ve onları çiğneyen, Allah’ın mü’min kullarına dil uzatan ve laf getirip götüren, yalancılıkla vasıflanan ve çokça günah işleyen bir kimse nasıl takvâlı olabilir ki … ?

= Haksız nedenlerle insanların mallarını yiyen, faize bulaşan, insanlara hile ve sahtekarlıkla muamele eden, ölçü ve tartıda hile yapan nasıl takvâ sahibi olabilir ki … ?

= Kendisine emanet edilen idareciliğe olsun… çalıştığı işe olsun… kendisine teslim edilen söze, mala ve benzeri şeylere olsun, ihanet eden bir kimse nasıl takvâlı olabilir ki … ?

        Değerli kardeşlerim … ! İnananlardan çoğu takvayı, Züht ve Vera ile karıştırırlar … Bununla beraber sadece emredilen Namaz, Zekat, Oruç ve benzeri ibadetleri yerine getirmek zannederler… Dolayısiyle Takvadan sayılan bir çok şeyi ihmal ederler…

        Özellikle insanların hakları hususunda çokca yanlışlar yaparlar… Üzerinde bir hak varsa, onu tam olarak edâ etmezler… Bir işle sorumlu tutulmuşsa, gerektiği şekilde o işi yerine getirmezler… Üzerinde insanların bir hakkı varsa onu inkar eder veya haklarını vermeyi sürekli geciktirirler…

        E peki bu, ihanet değil midir … ? Bu, Allah’ın kullarına zulmetmek değil midir … ? Bu, haram yemek değil midir … ? Bu davranış, takvâdan uzak bir şey değil midir … ? Ve yine bu, karanlığı Kıyamet’e kadar sürecek çirkin bir zulüm değil midir … ?

Peki sen bunlardan uzak kalmadıkça nasıl Takva ehli bir Müslüman olabilirsin ki … ?

        Değerli müslümanlar … ! unutmayınız ki insanların mallarını haksız nedenlerle yiyenler… Onların haklarını vermemek için çırpınanlar ve bu anlamda hesap gününü unutanlar, yarın kıyamet günü iflas eden kimseler olacaklardır…

Bu gibi işler, Takva sahibi bir müslümana asla yakışmayan işlerdir … Bu işler Kafirlerin, müşriklerin, imanı ve kişiliği zayıf insanların niteliklerindendir.

Kulların haklarını yemeye cüret eden ve onlara zulmedenler, Kıyamet günü kendisine : “ Zulmederek aldığın hakları sahiplerine ver bakalım ! ” denilen kimseler olacaktır…

Böyle davrananlar, Alemlerin Rabbi’nin huzurunda bir gün duracakları o büyük hesap anını akıllarından asla çıkarmamaları gerekir…

Ayrıyeten Nebi sallallahu aleyhi ve sellem’in şu sözlerini de asla  unutmamaları gerekir…

“ … s.a.v Bir gün sahabesine sordu : “ Bilir misiniz, müflis kimdir ? ” Dediler ki : “ Bizim aramızda müflis, parası ve malı mülkü olmayandır.” Bunun üzerine Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur : – hayır ! o sizin sandığınız gibi değil – “ Şüphesiz ki ümmetimden müflis olan o kimsedir ki ; Kıyamet günü namazla, oruçla ve zekatla Allah’ın huzuruna gelir. Ama şuna sövmüş, buna iftira etmiş, bunun malını yemiş, bunun kanını dökmüş ve buna vurmuştur. Hakkı yenen bu kimselere onun sevaplarından alınıp verilir ve üzerinde olan – haklar – ödenmeden önce sevapları biter. Bu sefer onların günahlarından alınır ve bu kimsenin üzerine konulur ; sonra da bu kimse cehenneme atılır. – İşte asıl müflis budur. 

 Müslim : 8.c.2581.n – Tirmizi : 4.c.2533.n 

        Öyleyse ey inandığını söyleyenler … ! kulların hakları konusunda Allah’tan hakkıyla korkun ve O’nun gazabından, azabından sakının ! … Çünkü O’nun azabı çok çetindir …

Bakınız Allah’u Azze ve Celle zalimlik yapanlar hakkında ne buyurur :

“ Rabbin, zulüm yapan ülkeleri yakaladığında işte böyle yakalar. Şüphesiz O’nun yakalayışı pek acıklı, pek şiddetlidir. Bunda, ahiret azabından korkanlar için elbette bir ibret vardır. O gün, bütün insanların toplanacakları bir gündür. O mutlaka kendisine tanık olunacak bir gündür. “

 Hûd : 102-103.Ay.

        Hulasa Muttaki insan, kıyamet günü iflas etmekten korkan kimsedir … Öyleyse Allah’tan hakkıyla korkun … ! Gizli ve aşikar hallerinizde O’nun çizdiği hududu gözetin… Günahlardan, masiyetlerden ve kullara zulmetmekten sakının…

Haddi aşmaktan ve büyüklük taslamaktan, intikam ve düşmanlıktan, kötülük ve bozgunculuktan, insanlara zarar vermekten uzak durun …

İnsanlara ; onların size nasıl davranmasını istiyorsanız öyle davranın. Adaletli, şefkatli ve merhametli olun …

        Unutmayınız ki, yaptıklarınızın karşılığı, yaptıklarınız türünden olacaktır. Ve sakın kıyamet günü şu sözleri kullanacak kimselerden olmayasınız :

“ Kişi o gün, Allah’a karşı işlediğim kusurlardan dolayı vay benim halime ! …..  der. “   Zümer : 56.Ay.

Unutmayınız ki bahsi edilen o  büyük gün mutlaka gelecektir… Öyleyse o gün gelmeden önce, günahlarınız için Allah’a tevbe ve istiğfar etmeye acele edin … !

        Bakınız rabbimiz Allah’u Teala ne buyuruyor :

{ Ey insanlar ! öyle bir günden korkun ki, o gün hiç kimse kimsenin cezasını çekemez ; kimseden şefaat de kabul edilmez. Kimseden fidye de alınmaz ve onlara hiçbir yardım da yapılmaZ. “} Bakara : 48. Ay.

{  Ey insanlar ! Allah’tan  geri çevrilmesi mümkün olmayan bir gün gelmezden önce Rabbinizin çağrısına icabet edin. Çünkü o gün ne sığınacak bir yeriniz var ve ne de inkar etmeye çareniz vAR. “}   Şura : 47. Ay. 

{  Allah’tan geri çevrilmesi mümkün olmayan – o hesap – günü gelmezden önce, yüzünü dosdoğru din olan islam’a yönelt. Unutma ki insanlar o gün bölük bölük ayrılırlar . Bir bölük cennete, bir bölük cehenneme  }  Rum : 43.Ay.

{  Ey insanlar ! Rabbinizden korkun. Babanın çocuğunun cezasını çekemeyeceği, çocuğunda babasının cezasını çekemeyeceği o günden çekinin.Unutmayın ki,Allah’ın vadi gerçektir. Dünya hayatı sakın sizi aldatmasın. Ve o aldatıcı şeştan sakın sizi Allah hakkında kandırmasın. }   Lokman : 33.Ay

Evet değerli Müslümanlar … ! İşte Takva budur… Takva sahibi kimselerin özellikleri ve korktukları şeyler de bunlardır…

BENİM SİZ DEĞERLİ KARDEŞLERİME SON SÖZÜM ŞUDUR … : Her kim geleceğinde şüphe olmayan kıyamet gününde kolay hesap vermeyi ve Allah’ın Cennetine, Cemalullahına nail olmayı istiyorsa Takvaya sarılsın …

O gün iflas etmekten … Zarara uğramaktan …  ateşe girmekten korkuyorsa Takvaya sarılsın … Yani Allah’ın emirlerini yerine getirsin ve nehyettiği şeylerden de uzak dursun … Ve özellikle kulların hakkı konusunda dikkat etsin …  

Rabbim bizlere ; kendisine hakkıyla kulluk eden Muttaki kullarından   olmamızı nasip etsin …

                                 Amin

                                                         Vel hamdu lillahi rabbil alemin

                                                    Tacuddin el bayburdi

Similar Posts