Bilindiği gibi yüce İslam dininin temel kaidesi ve ilk öğretisi birlemek manasına gelen tevhid akidesidir… Esasen sonradan tahrif edilmiş bütün vahye dayalı dinlerin temelinde de tevhid yatmaktadır.
En kısa ve öz tarifi ile – LA İLAHE İLLALLAH – olarak bilinen tevhit akidesinin en ufak bir şüphe kabul etmeden, saf ve katıksız bir şekilde yerleşmediği bir insan hayatında hakiki imandan bahsetmek mümkün değildir.
Unutmayalım ki Tevhid dediğimiz bu kavram, dillerde ezbere söylenmesi gereken birkaç kelimeden ziyade kutsal bir eylemin, şuurlu bir icraatın ve basiretli bir hareketin adıdır.
= Bu eylem gereğince insanlar mü’min ve müşrik, iyi ve kötü diye iki sınıfa ayrılırlar.
= Bu eylem ; emir ve yasakların, sevap ve cezanın kaynağı, sorgu ve yargılamanının kendisi hakkında yapılacağı bir eylemdir.
= Din bu eylem üzerine tesis edilmiş, sevap ve ceza bu kurala uygun verilmiş ve cihad kılıçları onun için sıyrılmıştır.
= Bu eylem ; Allah’ın bütün kulları üzerindeki hakkı ve selamet yurdu olan cennetin anahtarıdır.
= Unutmayalımki – öncekiler ve sonrakiler – bu eylem hakkında mutlaka sorguya çekileceklerdir.
Öyleyse bu eylemin sadece kuru kuruya kelimelerde kalan bir söz olmadığını çok iyi bilmelisin …
Kurtuluş için onun mana ve mahiyetini çok iyi öğrenmelisin… Ona uygun hareket etmelisin… Çünkü bunu öğrenmek ve bu düstura uygun hareket etkem bütün kulların üzerine farzdır.
Öyleyse sözü daha fazla uzatmadan gelin yaradılışımızın gayesi olan bu yüce düsturun mana ve mahiyetinin ne olduğu öğrenelim…
Soruyoruz ve öğreniyoruz :
– Tevhit nedir … ?
– Bu kelimenin luğavi ve ıstılahi manası nedir … ?
– Bu kelimeyi nasıl anlamamız gerekir … ?
– Bu kelimenin içerdiği müsbet ve menfi manalar nedir … ?
– Bu kelime bizden neyi kabul etmemezi ve neyi reddetmemizi istiyor … ?
Lugavi olarak : Tevhid : Tef’il vezninde bir nesneyi bir kılmak manasındadır ”
Istılahi olarak : Tevhid : Allah’u Azze ve Celle’yi Rububiyetinde, isim ve sıfatlarında ve Uluhiyetinde birlemek manasınadır. ”
Diğer bir ifadeyle Tevhid : “ Allah’u Azze ve Celleyi fiillerinde ve fiillerimizde birlemektir “
Değerli kardeşlerim … ! biraz önce de kısaca ifade ettiğimiz gibi Tevhid insanlığın yaradılış gayesi ve Allah’ın kulları üzerindeki en büyük hakkıdır.
Rabbimiz kerim kitabında şöyle buyurmaktadır.
وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْإِنسَ إِلَّا لِيَعْبُدُونِ
“ Ben, Cinleri ve İnsanları sadece bana ibadet etmeleri için yarattım. ” Zariyat : 56.Ay.
Diğer bir ayeti Celilesinde ise :
…… وَاعْبُدُواْ اللّهَ وَلاَ تُشْرِكُواْ بِهِ شَيْئاً
“ Allah’a ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. “ Nisa : 36.Ay.
İşte bu iki Ayeti kerime bize, insanlığın Tevhid içir yaratıldığını açıkça haber vermektedir…
Birinci Ayeti kerime de, insanoğlunun sadece Allah’a ibadet etmeleri için yaratıldığını, ikinci Ayeti Kerimede ise, ibadetlerinde hiçbir şeyi Allah’a ortak koşmamaları istenmiştir kullardan… Dolayısıyla bu iki Ayeti celilenin yan yana geldiğinde manası şudur :
” Ben Cin’leri ve İnsanları sadece ve sadece beni tevhid etsinler diye yarattım “
İşte bunun adı Tevhid’tir…
” … Allah Rasulü s.a.v ise bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmakta :
– Ey Muaz ! Bilir misin Allah’ın kulları üzerindeki hakkı nedir ? dedim ki :
– Allah ve Rasulü en iyi bilendir. Rasulullah s.a.v buyurdular ki :
– Allah’ın kulları üzerindeki hakkı ; O’na hiçbir şeyi ortak koşmadan ibadet etmeleridir. “
Buhari : 6.c.2690.s – Tirmizi : 4.c.2781.n
Değerli kardeşlerim … ! işte zikri geçen bu Ayet ve hadislerde anlatıldığı gibi Tevhid, İnsanlığın yaradılış gayesi, Kitapların indiriliş sebebi ve Rasullerin gönderiliş gayesidir …
Bu, Allah’ın kulları üzerindeki en büyük hakkıdır … Onlar sadace ve sadece bunun için yaratılmışlardır … Ve hayatlarının sonuna kadar da bu hal üzere olmak zorundadırlar …
Öyleyse şunu asla unutmayınız ki ; teknolojinin ilerlediği, göz boyadığı ve hatta kafa bulandırdığı içerisinde bulunduğumuz şu hayal çağında bile, inananların en ciddi sorunları akidevi sorunlar ve akidevi kirliliklerdir … Yani Tevhid sorunudur.
Dolayısıyla ben inanıyorum diyen her ferdin, tevhid akidesini istenildiği mana ve mahiyette öğrenmesi gerekir … Çünkü ben müslümanım diyenlerin, Tevhidi çizgide bir hayat nizamı yoksa, inanın içerisinde bulundukları bu kargaşadan, bu fitneden ve bu zilletten kurtulmaları asla mümkün değildir…
Öyleyse hiç vakit kaybetmeden Tevhid olayını hakkıyla öğrenmeli ve ona uygun güzel bir hayat yaşamalıyız …
Rabbimizden niyazımız ; bizlere tevhid akidesini istenildiği manada öğrenmemizi ve ona uygun bir hayat yaşamamızı nasip eylesin …
Amin
Vel hamdu lillahi rabbil alemin
Tacuddin el bayburdi